2017 Kardeşliğin ve Büyük Türkiye’nin Yılı Olsun
31 Aralık 2016, Cumartesi

Ülkemiz, milletimiz, bölgemiz ve dünya tarihi açısından birçok gelişmenin yaşadığı 2016 yılını geride bırakıyoruz. Dünya insanlığının terörle, katliamla, açlık ve yoksullukla imtihan edildiği 2016’da ülkemizde darbe girişimi, terörle etkin bir mücadele süreci yaşandı. 

Sendikal anlamda ise 2015 yılındaki toplu sözleşme kazanımlarımızın hayata geçmesinin yanı sıra, elde edilen kazanımların uygulanmayan hükümlerinin hayata geçmesi için mücadele ettiğimiz bir yıl oldu. Kurum İdari Kurul Toplantıları’nın yanı sıra gerek ikili görüşmelerimizle gerekse yargı yoluyla birçok kazanım elde ettik. Bunun yanı sıra, yeni talep ve kazanımlar için, Kurum İdari Kurul Toplantıları ve Kamu Personeli Danışma Kurulu Toplantıları’na katıldık. 

BİRLİK VE BERABERLİĞİMİZ HEDEFLENDİ
2016, terörle mücadelenin etkin bir şekilde yürütüldüğü yıl oldu. Özellikle güneydoğu bölgemizde şehirleri mesken tutan, yolları, binaları, cadde ve sokakları bombaya çeviren terör örgütüne karşın etkin bir mücadele gerçekleştirildi. Şehirlerimiz terör örgütü ve destekçilerinden temizlendi. Dış güçlerin maşası, tasması başkalarının elinde olan PKK ve destekçileri, bölgedeki kayıpları ve kaybettikleri desteğin getirdiği son çırpınışlarla büyük şehirlerde, sivil vatandaşlarımızın yanı sıra polis ve askeri birimlere yönelik bombalı saldırılar gerçekleştirdi. Her bir saldırı birlik ve beraberliğimiz bozmaya yönelik olsa da, milletimizin bin yıllık desendeki bir ve beraber yaşama barışını bozamadı. Terörle mücadele sürecinde, bölgede hiçbir kamu görevlisi kalmazken, operasyonları yürüten güvenlik güçlerimizin yanında sağlık çalışanları vardı. İki kez ziyaret ettiğimiz bu fedakar sağlık çalışanları da ayrıca kutluyor ve tebrik ediyoruz. 

Hendek ve sokak terörü ile ülkenin birlik ve beraberliğini bozamayıp, kaos ortamı oluşturamayanlar, bir başka hain terör örgütü FETÖ üzerinden darbe girişimi planladı. Bu devlet ve milletin olan uçak, helikopter ve tanklar milletimi nişan aldı. Ancak, bugün (31 Aralık) doğum günü olan Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun söylediği gibi, ‘namlusu millete dönmüş tanka selam durmam’ diyen başta sivil ve milli iradenin temsilcisi Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın yanı sıra milletimiz darbelere ve darbecilere bir kez daha ‘dur’ dedi. Milletimiz canı pahasına ülkesine, geleceğine, iradesine ve demokrasisine sahip çıktı. 

TERÖRLE MÜCADELEDE SINIRLARIMIZIN DIŞINDA DA SÜRÜYOR
İhanet ve terör, ülkemizin içindekilerle sınırlı kalmadı. Ülkemizin birlik ve beraberliği, huzur ve kardeşlik ortamının yanı sıra bölgede güçlü, lider ve sözü dinlenen bir ülke olmasından rahatsız olanların güdümündeki terör örgütleri sınırlarımızın dışında da rahat durmadı. Gerek Irak gerekse Suriye’nin kuzeyinde kendilerine tahsis edilen bölgelerden ülkemize kaos ve terör ortamı göndermeye çalışan örgütlere karşı da bir mücadele başlatıldı. Fırat Kalkanı operasyonu ile, Suriye’nin kuzey bölgesindeki DAEŞ’e karşı mücadele başlatıldı. Ülkemizin geleceği, bağımsızlığımız, özgürlüğümüz, huzur ve refahımız, demokrasimiz için bütün terör örgütlerine karşı verilen mücadelenin yanındayız ve destekçisi olacağız.

2017 KAZANIMLARIN YILI OLSUN
Gerek terörle mücadele gerekse yaşadığımız darbe girişimi, reformların bir süreliğine de olsa gecikmesine, enerjimizin bu yöne kaymasına sebep oldu. 2016’nın son günlerinde TBMM’de komisyon süreci tamamlanan Anayasa değişikliğinin hayata geçmesi 2017’ye kaldı. 2017 yılının, ülkemizde barış, huzur ve istikrarı sağlayacak düzenlemelerin hayata geçtiği, reformların gerçekleştiği, sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının özelinde kamu görevlilerinin ve milletimizin yüzünün güldüğü bir yıl olmasını diliyoruz. Yeni Anayasa süreci bu paketle sınırlı kalmamalı, özgürlükçü, demokratik, sivil ve vatandaşı tanımlayan değil tanıyan bir anayasa yapılmasıyla sonuçlandırılmalıdır. Yeni anayasa özgürlüklerin önünü açmalı, vatandaşlarımızın birlik ve beraberliğinin mayası ve güvencesi olmalıdır. 

YIPRANMA PAYI DAHİL BEKLENTİLER HAYATA GEÇMELİ
Sağlık-Sen olarak gündeme taşıdığımız ve toplu sözleşme ile kabul ettirdiğimiz yıpranma payının 2017’de bütün sağlık çalışanlarını kapsayacak şekilde hayata geçmesini istiyoruz. Sağlık çalışanlarının bir başka beklentisi ise, ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması ve ek ödeme adaletsizliğinin sona ermesidir. Bunun yanı sıra vekil ebe hemşireler, kamu dışı aile sağlığı merkezi çalışanları, 4/B ve 4/C’lilerle, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nda ek ders ücreti karşılığı görev yapanların kadro beklentisi de karşılanmalı, çalışma hayatında kadro birliği sağlanmalıdır. Çalışma ortamı ve barışının yanı sıra aile bütünlüğünü sağlayacak düzenlemeler de hayata geçirilmelidir. 2018 ve 2019 yıllarını kapsayacak 4. Dönem Toplu Sözleşme Sürecinde yine taleplerimizle masada olacağız. Şimdiye kadar olduğu gibi şimdiden sonra da söylenemeyenleri söylemeye, kazanımlar elde etmeye, sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının yüzünü güldürmeye devam edeceğiz.

2017 yılının tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanları ile ailelerine, kamu görevlilerine, milletimize ve dünya insanlığına barış, huzur, sevgi ve hoş görü getirmesini diliyoruz. 2017’nin savaşların sona erdiği, bir ülkenin kendi çıkarları için bir başka ülkeyi kan ve gözyaşına boğmadığı bir yıl olmasını diliyoruz. 2017’nin, İslam dünyasında birlik ve beraberliğin sağlandığı, sevinçlerin paylaşılarak çoğaldığı, acıların da paylaşılarak azaltıldığı bir yıl olmasını diliyoruz. 2017’nin büyük ve güçlü Türkiye’nin atağa geçtiği, kardeşliğimizin güçlendiği, siyasi istikrarın sağlanmasının yanı sıra ekonomik kalkınmanın hızlandığı bir yıl olmasını diliyoruz.

2017 Kardeşliğin ve Büyük Türkiye’nin Yılı Olsun.

PAYLAŞ :