Kadına Yönelik Şiddet Ortadan Kalkmadan Tam Demokrasiden Söz Edilemez

 

Son yıllarda gün geçtikçe artan kadına yönelik şiddet, insan hakları ihlallerinin bir başka çeşidi olarak önümüzde durmaktadır. Milli ve manevi değerlerimiz açısından kadına önem veren bir toplum olmamıza rağmen günümüzde kadına yönelik şiddetin akıl almaz boyutlarıyla karşılaşmaktayız.

 


Peygamberimiz Hz. Muhammed'in "Cennet anaların ayakları altındadır" sözü ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda "kişinin dokunulmazlığı, maddi ve manevi varlığının" tanımlandığı 17. Maddede yer alan "Herkes, yaşama, maddî ve manevî varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir, Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz; kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tâbi tutulamaz" ifadeleri ile kadına ve insan haklarına verilen önem açıkça ortadadır. Ancak ne yazık ki toplumsal anlamda yaşadığımız manevi ve sosyal erozyon, bu değerlerimizin de hiçe sayılmasına neden olmuştur.


Neredeyse her gün gazetelerin 3. sayfalarında ve haber bültenlerinde karşılaştığımız kadına şiddet haberlerinin önlenmesi için acil ve önleyici tedbirler alınmalıdır. Artık kangren haline gelmiş bu soruna önleyici çözümler bulunmalıdır. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı öncülüğünde yapılan çalışmalara hız verilmeli ve ülkemiz bu insanlık ayıbından kurtulmalıdır.


Kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında, TBMM Genel Kurulunda kabul edilen "Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi" önemli bir adım olmuştur. Sözleşmeyi parlamentosunda onaylayan ilk ülke olmamız, önleyici tedbirlerin hayata geçirilmesi konusunda bizleri umutlandırmaktadır, ancak kabul edilen bu sözleşmenin sadece kağıt üzerinde kalmaması ve şiddetin önlenmesinde yönelik uygulayıcı tedbirlerin eyleme dönüştürülmesi için Sağlık-Sen olarak konunun takipçisi olacağımızı ilan ediyoruz.


Şiddeti ortadan kaldırmak sadece bir kesimin ve kurumun görevi değil toplumun tüm kesimlerinin mücadele edeceği bir alan olmalıdır ve bilinmelidir ki şiddeti ortadan kaldırmadan insan haklarından ve demokrasiden söz etmek mümkün değildir.

 

  • PAYLAŞ :